Geçtiğimiz hafta sonu Mavişehir'deki Ege Park AVM'de hem bilgilendirici hem de keyifli bir etkinliğe misafir oldum. Teknosa Mutfak Günleri kapsamında Ender Saraç sağlıklı beslenme konusunda katılımcıları bilgilendirirken diğer tarafta şef Başak Sanaç sağlıklı beslenmeye alternatif yemekler hazırladı.
Ender Saraç televizyon programlarının yanı sıra kitaplarıyla da tanıdığımız bir isim. Ben kendisini ilk kez uzun uzadıya dinleme imkanı buldum. ve aynı zamanda iyi bir hatip olduğunu da söylemeliyim. Anlattıkları ilgiyle dinleniyor ve dinleyeni etkiliyor. Genç ve zinde görünümü ile de anlattığı yaşam tarzını hayata geçirdiğinin güzel bir örneği. Temel prensibi hepimiz biliyoruz: şeker, un, katı yağ gibi vücudumuz için zararlı maddelerden uzak durmak ve egzersizi hayatımızın bir parçası yapmak... Bunları biliyoruz ancak uygulamakta zorlanıyoruz.
Ender Saraç bir taraftan sağlıklı kalmanın temel prensiplerini anlatırken şef Başak Sanaç da nefis yemekler hazırladı.
Etkinliğin başında hurma ve hurma şurubu kullanılarak şekersiz bir çikolata hazırlandı. Bu hazırlıklar dört dinleyicinin katılımıyla bir yarışma formatında oldu.
Bu sağlıklı çikolatanın içinde 1 kase hurma, 1 kahve fincanı hurma şurubu, 1 yemek kaşığı keçi boynuzu tozu, kakao ve 1 su bardağı da ceviz vardı. Nasıl hazırlandı derseniz, ceviz ve hurmalar robotta çekildi, keçi boynuzu tozu ve kakao eklendi, elle yoğrulduktan sonra kuruyemişe bulanarak süslendi. İtiraf etmeliyim ki sağlıklı yiyecekler lezzetsiz olur önyargısında bir insanım :) Dolayısıyla bu çikolataları tadıncaya kadar güzel olacağını hiç tahmin etmemiştim. Tadınca umduğumdan çok daha lezzetli olduğunu gördüm.
Ardından Başak hanım balkabağı çorbası hazırladı. Çorba için balkabağı, havuç, sarımsak ve bir tutam maydanoz, az su ve tuz ilavesiyle haşlandı. (Maydanozlar pişmeye 10 dakika kala eklendi) Sebzeler piştikten sonra maydanoz çıkarılıp sebzeler püre haline getirildi ve içine krema yerine organik süt konuldu. Karabiber, fesleğen ve taze kişniş ile servis edildi. Havuç ve balkabağının bir arada çok tatlı olacağını ve sütün krema kadar tat vermeyeceğini düşünmüştüm ama çorba da oldukça lezzetliydi.
Bunlar dışında Başak Hanım bir de lahana salatası ve pırasa köftesi hazırladı. Bunları lavaşa sararak bir arada ikram etti. Pırasa köftesi için haşlanmış pırasa robottan geçirilip parçalandı ve kıyma, galeta unu, ceviz, tuz ve baharat ilavesiyle köfte haline getirildi. Hiç yağ eklenmeden yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine sıralanıp fırında pişirildi. Lahana salatası ise coleslaw adıyla bildiğimiz salatanın hafif hali. Lahana çiğ olarak robottan geçirildikten sonra himalaya tuzu ile ovulup bir miktar ölmesi sağlandı, havuç ve yeşil soğan da mutfak robotundan geçirildikten sonra karıştırıldı ve sosuna elma sirkesi, karabiber ve şeker yerine de çok az hurma şurubu eklendi. Bu salatada kullanılan mayonezli yoğurt yerine ise yoğurt ve bir miktar labne peyniri vardı.
- Bazı sebzelerin haşlanırken yaydığı kötü kokuya engel olmak için haşlama suyuna portakal ya da elma kabuğu konabileceği
- Kahve ve kakaonun alzheimer için faydalı olduğu
- Ceviz yağıunda Omega 3 olduğu ve açken yenilebilecek en sağlıklı gıdalardan olduğu, beyin sağlığı ve unutkanlık konusunda etkili olduğu
- Tuz için en ideal seçimin beyaz himalaya tuzu ve Tokat civarında çıkan kaya tuzu olduğu
- Tarçının kan şekerini dengelediği için tatlı ile birlikte servis edilmesi gerektiği
gibi pek çok faydalı bilgi edindim. Ayrıca Ender Saraç, hurma şurubunun beyaz şeker yerine tatlılarda kullanılabilecek iyi bir çözüm olduğundan bahsetti. Hurma şurubu tatlıya eklenecek şeker miktarının yarısı kadar eklenmeliymiş, üstelik baldan farklı olarak ısıya da dayanıklı bir madde.
Hem yeni bilgiler edindiğimiz hem de bu sağlıklı ve lezzetli yemekleri tattığımız çok güzel bir etkinlik oldu. Bu güzel güne emek veren Ender Saraç ve Başak Sanaç'a, bizi etkinliğe davet eden Medyaevi'nden Furkan Alp Bey'e ve blog yazarı arkadaşım Hülya'ya çok teşekkürler.
Etkinlik sonrası blog yazarı arkadaşlarımla kahve keyfi :)
0 yorum:
Yorum Gönder